NEDEN BİR MARKA YARATMALISINIZ?
Birçok firma bir ürün/hizmet yaratmayı ya da piyasaya sürmeyi daha önemli olarak düşünse de aslında işin bir de marka yaratma süreci vardır ve bu daha da önemlidir. Markaya olan bağlılık bir ürüne/hizmete olan bağlılıktan daha sağlamdır ve gerçekçidir.
Tüketiciler bir ürünün muadilini bulabilirler ve uygun fiyatlı olduğunda başka bir ürüne yönelebilirler; ancak bir marka yaratıldığında insanlar ürünlerin/hizmetin fiyatına bakmadan marka algısı nedeniyle bu markayı seçerler. Marka algısı yaratmak bu noktada, kendi fanlarını oluşturmayı sağlar ve bu da uzun vadede sadık müşteri kitlelerine ulaşılmasını sağlar.
Bir ürüne odaklanmak yerine marka algısına odaklanmak ve bir marka oluşturmak uzun vadeli başarıda daha ön plana çıkar.
Marka aynı malı daha iyi fiyata daha pahalıya satma gücü yaratır.
Bir marka olmak, tüketicilerdeki risk algısını azaltır Neden mi…
Tüketiciler daha önce duymadıkları bir firmanın ürünü almaktansa, güvendikleri bir markanın ürününü almayı tercih ederler. Çünkü bu markadan daha önce alışveriş yapmışlardır, markaya belli bir güven duyarlar. Bu da satın alma kararlarını doğrudan etkileyen bir faktördür.
Bilmedikleri bir firmadan alışveriş yapmak, bu firmanın ürünlerini almak tüketici için bir risktir ve çoğu zaman tüketiciler bu riske girmek istemezler. Bu sebeple de güvenilir bir markadan alışveriş yapmak onlar için bu risk faktörünü azaltmaktadır.
Marka olmak, satın alma karar sürecini kısaltır
Güven algısının yaratılmış olması ve tüketicilere belli bir standartta hizmet garantisi sunan firmalar söz konusu satın alma kararı olduğunda daha avantajlıdır. Tüketiciler farklı markaların farklı ürünlerini inceleseler dahi satın alma sırasında güvendikleri firmalara yönelmeyi tercih edeceklerdir. Daha önce duymadıkları bir ürüne para vermeden önce daha çok düşünürler; ancak güvendikleri ve bildikleri bir firmanın ürününü alırken, bu süreç daha da kısa olur.
Markalar insanların kendi değerleriyle örtüşür.
Marka algısı yaratıldığında tüketicilere bir değer de katılmaktadır. Sadece bir markanın ürününe sahip olmak bir statü belirtisi dahi olarak değerlendirilmektedir. Özellikle gençler arasında belli firmaların ürünlerini almak, popülerliği etkilemektedir.
Bunun en net örneklerinden biri de Apple’ın ürünleridir. Sadece iPhone kullanan kişilerin sayısı bir hayli fazladır ve bu onlar için bir statü ve değer haline gelmiştir. iPhone satışa çıkmadan günler önce mağazaların kapılarında kuyruklar oluşmasının nedeni de Apple’ın yıllar içerisinde yarattığı bu marka algısıdır ve tüketicilere kattığı değerdir.
İnsanlar sadece belli markaların ürünlerini kullanarak, kim olduklarını yansıtmaya çalışır. Bu da markanın tüketicilere kattığı değerin bir örneğidir. Kendini bir markada bulmak ve bu markanın ürünlerini üzerinde taşıyarak ya da kullanarak kendini yansıtmak, markanın tüketiciler üzerinde yarattığı etki ile gerçekleşir.
Marka olmak tüketicilere paylaşmaları için bir neden verir
Daha önce bilmediğiniz bir markanın daha önce kullanmadığınız bir ürününü arkadaşlarınızla ya da sosyal ağlarda paylaşmak istemeyebilirsiniz. Fakat bilinen bir markanın ürünlerine sahip olmanın verdiği mutluluk ve haz hissiyatı, bu ürünleri ve markayı başkalarıyla da paylaşma isteği uyandırabilir.
Özellikle sosyal ağlarda markalarla ilgili paylaşımlar yapılmasının sebebi de budur. Kullanıcılar kendilerine katılan değeri ve markanın yarattığı statü duygusunu çevreleriyle paylaşmak isterler.
Marka olmadan bu paylaşımları tüketicilere kendi istekleriyle yaptırmak pek mümkün olmaz. Tüketici hem sahip olduğu ürüne duyduğu mutluluğu paylaşırken hem de hissettiklerini paylaşmış olur. Bu açıdan bakıldığında bir marka algısı yaratmak, marka bilinirliğinin de artırılmasında büyük rol oynar.
Bir kere doğduktan sonra sağlıklı yaşayabilmesi için markanın reklama ihtiyacı vardır
Bir marka, tüketicinin zihninde bir kelimeye sahip olmaya çalışmalıdır. Bir kez bir marka bir kelimeye sahip oldumu rakibinin kelimeyi o markadan söküp alması imkansızdır
Sadık müşteri kitleleri oluşturur
Sadık müşteri kitleleri oluşturmanın yollarından biri de sağlıklı ve çok kanallı bir iletişim kurabilmektir. Firma olarak e-posta pazarlama ya da sosyal mecralar üzerinden takipçilerinizle devamlı olarak iletişimde olabilirsiniz. fakat onların da sizinle rahat bir şekilde iletişim kurabilmeleri gerekiyor. Bu nedenle onların devamlı ulaşabileceği bir yerde olun. Gerek sosyal mecralar, gerek email, gerekse telefon hatları üzerinden onlarla sağlıklı bir iletişim kurmanız gerekiyor.
Kısacası, ulaşılabilir olmanız ve müşteri destek aşamasında mümkün olduğunca sağlıklı ve faydalı bir iletişim kurmanız gerekiyor.
Sadık müşterilerinize ekstra fırsatlar sunun. Mesela E-ticaret siteniz üzerinden devamlı alışveriş yapan tüketicileri tespit ederek, bu tüketicilere özel kampanya ve fırsatlar sunun. Devamlı müşterilerinize indirimler yapın. Belli kotayı dolduran müşterilerinize mesela cep telefonu ya da tatil gibi hediyeler verin.
Mükemmel bir müşteri desteği sunun. mutsuz bir müşterinin dahi memnun ayrılmasını sağladığınızda, tüketici aldığı hizmetten memnun kalacağı ve eğer bir daha yaşarsa sorunun çözüleceğini bileceği için markanızla çalışmak isteyecektir.
Diğer bir etkili yol da müşterilerinizin özel günlerini unutmayın. Doğum günü, evlilik yıldönümü gibi günlerde kutlama mesajı gönderebilirsiniz.
En önemlisi ise şirket politikanızda esnek olun. Her müşterinin sorunu ve ihtiyacı farklı olabilir. Bu nedenle de sabit bir politikanızın olması biraz sorun teşkil edebilir. Politikalarınızda esneklik payınızın olması, farklı ihtiyaçları olan tüketicilere farklı yaklaşımlar sunmanızı sağlar.
Önceki maddelerde de değindiğimiz gibi sağlıklı bir iletişim kurabilmeniz çok önemli. Tüketicilerin sorunlarını dinleyerek, şirket politikalarınızda bir takım esneklikler yaratabilirsiniz. Böylelikle standart kurallara bağımlı kalmadan, tüketicilerin sorunlarını çözebilecek adımlar atabilirsiniz
Marka yaratırken dikkat etmeniz gereken en önemli şey odak noktası oluşturmak.
Örneğin markanız Pizza Hut gibi bir pazar lideriyse, odak noktanız liderliktir. Peki böyle bir güce karşı nasıl farklılaşacaksınız? Şöyle: Misal Domino’s kendi odak noktasını eve servis olarak daralttı ve bu sayede ikinci en büyük pizza zinciri oldu. Little Ceasers “bir pizza fiyatına iki pizza” olarak odağını daralttı.
Bir markanın doğuşu tanıtımla sağlanır. Reklamla değil. Başkalarının markanız hakkında söyledikleri sizin söyleyeceklerinizden çok daha etkili olacaktır.
Mesela ürüne adını veren markalar var: Jilet, selobant, selpak, kalebodur gibi o ürün grubuna adını vermiş markalara jenerik marka denir. Jip denilen motorlu taşıta adını veren Jeep de bu tip markaların en önde gelenlerindendir. (Jeep, Amerikan Chrysler otomotiv grubuna ait tescilli bir arazi aracı markası)
Bunun yanısıra Kalite önemlidir. Ancak kalite tek başına bir marka yaratamaz.
Marka denilen şey, ürünün ruhudur. Ürününüze özgün bir ruh katarsanız markanız olur. Günümüzde Marka olmak istiyorsanız, özgün tasarıma aşırı önem vereceksiniz. Hem ürünlerinizde, hem ambalajınızda, hem mağaza tasarımında, teşhir ve tanziminde , tanıtım çabalarınızda sizi farklılaştıracak özgün tasarımlarınız olacak.
Ayrıca farklılaşmak için sizi rakiplerinizden daha özel kılan nedir?
Bunu ortaya koymalısınız. Coca cola'nın 'hayatın tadı' ve nokia'nın 'connecting people' gibi sloganlarını iyi birer örnektir.
Farklı olmanın bir tek kuralı vardır. Müşterinin istediğini, rakibin yapamadığını bulmak ve onu yapmak... Farklılaşma yolunda en önemli pazarlama kanalı isimdir. İyi bir markanın ve ürünün ismi kısa ve öz olmalı. Bunun yanında başka ürünlerle karıştırılmayan, gerçekleri yansıtan, iletişim süreci başlatan, anlaşılması kolay, hem göze hem kulağa hitap eden özellikler taşımalı.
Bu nedenle isim seçilirken, küresel düşünülmeli. İsim kısa ve öz olmalı. Verilmek istenilen mesajı taşımalı, insanlar telaffuz ederken kolay olmalı. Genelde türkiye'de dış piyasa düşünülmeden marka isimleri geliştiriliyor.
Marka ismi seçerken Bir şirketin, önce kendisine 'piyasadaki pozisyonum ne, rakiplerimden farkım ne, ismim pozisyonumu destekliyor mu sorularını müşterilerinin bakış açısyla cevaplanması gerekir.
Mesela arçelik yurt dışında telaffuz edilemediği ve argo bir anlam taşıdığı için beko markası oluşturuldu. Koton ingilizce'de pamuk anlamına geliyor. Yurtdışında 'koton' diye bir kelimenin tescili mümkün değildir.